29 Ekim 2015 Perşembe

Gezi’cik.. Yeşil Güzeli Tire

Bugün İzmir yakını gezi günlüklerimden olan Tire’den bahsetme kararı aldım. Tire İzmir arası yol durumuna bağlı olarak yaklaşık bir buçuk saat sürüyor, üstelik trenle de ulaşım sağlanabiliyor. Tire oldukça küçük bi ilçe. İlçe içindeki ulaşım minibüslerle sağlanabiliyor. Çok güzel ve temiz bir havası var. Önceden küçük bir araştırma yaparak Tire’ye gitmiştim, bu sayede Derekahve’yi öğrendim. Tire’de ilk uğradığım yer Derekahve oldu. Merkeze kısa bir mesafesi var Derekahve’nin. Tire tepeler üzerine kurulu bir ilçe bu nedenle ulaşmak için biraz yokuşlu mahallelerde yol katetmek durumunda kaldık. Ancak ulaştığımızda ben yeşilliğin içinde büyülendim. Dağlardan gelen derenin son durağı ve yolları üzerine kurulmuş bir mahalle. Derenin üstünde karşılıklı iki kafe var. Önce biraz dağların içine doğru yürüdük hava sıcak olduğundan bayağı yorulduk ve terledik. Yürüyüşün ardından kafelerden birine oturduk. Kafenin hemen yanında bir değirmen suyu döndürüyor ve o suyun serinliği üstünüze geliyor. Müthiş bir ses ahengi var kuşlar, değirmenin sesi… Derenin kenarına en yakın olan masalardan birine oturduk birer kahve söyleyerek yorgunluğumuzu attık. Üstelik fiyatlar çok makul. Bir türk kahvesi 2 tl. Kahvenin dışında tost, kahvaltı, soğuk içecekler, dondurma gibi şeyler de var; onların da fiyatları oldukça uygun. Derekahve mahallesi aynı zamanda içinde tarih barındıyor. Herbir yanında yüzlerce yıllık çınarlar var. Aynı zamanda bir Ayazma ve Şemsimescid aynı binada yer almakta, bu da Tire’deki dinler arası uyumu göstermektedir. 

Seyir Kafe ve Tire Seyri
Derekahvenin ardından Tire’yi şöyle bir kuşbakışı izlemek için aldığımız öneriyle biraz daha yol giderek Seyir Kafe’ye ulaştık. Derekahve ile arası oldukça yakın. Yanyana aynı bakış açısına sahip iki kafe yapılmış, biz ilk gördüğümüzü tercih ettik. Yeşili, gökyüzünü doyasıya izleyebileceğiniz bir manzaraya sahip. Üstelik buranın fiyatları da oldukça uygun çay 1 tl.

Tire Köftesi ve Hacı Babalar
Yemek konusuna gelince İzmir’de olup Tire köfteyi duymayan yoktur. İzmir’in içinde birçok yerde Tire köfte yapılmakta. Biz de Tire’ye gelmişken Tire köfte yemek istedik. Merkezde çarşıda üç tane Hacı Baba isimli lokanta yer almakta, hepsi birbirinin aynı gibi ama sonradan anladık ki hepsi farklı kişilere ait imiş. Biz olayı çok anlayamadan ortadaki lokantaya oturduk. Tire köfteyi söyledik. Oldukça lezzetli bir köfteydi, yanındaki ikramlar oldukça doyurucuydu. Özellikle yoğurdunu mutlaka denemelisiniz Tire sütü kadar yoğurdu da güzel. Köftelerden sonra meşhur olduğunu duyduğumuz karadutlu lorlu tatlıdan denedik. Normalde kahvaltılarda verilen lor üstü böğürtlen reçeline benziyor tadı. Eğer lorlu reçel seviyorsanız bu tatlıyı da lezzetli bulabilirsiniz. Tatlı yemeğin yanında ikram olarak geldi ve tek köftelere kişi başı 12 tl ödedik.
Kaplan
Tire’deki gezimizde son olarak Kaplan’a uğramak istedik. Tire denince akla ilk gelenlerden biri Kaplan Köyü’dür. Tire’den yaklaşık 4 km virajlı yollardan yukarı çıkarak Kaplan Köyü’ne ulaştık.  Girişte Kaplan Çam Restoran ile karşılaştık yolun sonunda ise Kaplan Dağ restoran var. Dağ Restoran daha meşhur ve kalabalık imiş. Dağ Restoranın yolunun sonunda güzel bir yürüyüş yolu ile karşılaştık. Suların aktığı binbir çeşit çiçek, yüzlerce çeşit ağaç barındıran serin, yer yer Tire’yi kuşbakışı izleyebileceğiniz bir yol burası. Gerçekten çok güzel bir yürüyüş yolu, Dağ Restoran’da yemek yemeden önce mutlaka o yol yürünüp temiz hava alınmalı; iyice iştahı açıp lezzetli yemekleri öyle yemeli.  Dağ Restoran oldukça düzel doğal dizayn edilmiş manzarası harika olan bir restoran. Çok çeşitli mezeler yapılıyor özellikle tandırı meşhur. Alkol sınırlı olarak veriliyor. Tire’ye yolunuz düşerse kesinlikle uğramanız gereken bir yer.



0 yorum:

Yorum Gönder

 

İki İzmirlinin Mini Gezileri Template by Ipietoon Cute Blog Design